Diş sağlığımız için nasıl beslenmeliyiz?
Diş sağlığı için zararlı olarak nitelendirilen gıda madeleri şekerli ve asitli gıdalar ile dişler üzerine yapışıp kalan, kolay temizlenemeyen maddelerdir. Bunları tamamen kesmek değil ancak belirli bir düzen içinde tüketmek diş çürüğünün önlenmesi için gereklidir.
Diş sağlığı için önerilen beslenme şekli;
* Şekerli, yapışkan ya da asitli gıdalar üç ana öğün içinde tüketilmelidir.
* Öğün aralarında elma, havuç gibi sert dişleri temizleyip dişetine masaj yapacak gıdalar yenmelidir.
* Şekerli, yapışkan gıda yendikten sonra dişlerin fırçalanması mümküm değilse ağız su ile çalkalanmalı ya da bir bardak su içilmelidir.
* Yine şekerli gıda yendikten sonra ağıza atılacak bir parça peynir şekerin çürük önleyici etkisini gidermek açısından son derece önemlidir.
Diş çürüğü eskiye oranla daha fazla mı görülüyor?
Evet. Özellikle bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde diş çürüğüne eskiye oranla daha sık rastlanıyor. Bunun nedeni beslenme alışkanlıklarının değişmesidir. Eski insanlar sert gıdalarla beslendikleri için doğal yollarla dişlerde bir temizlik sağlanırdı. Günümüzde hazır gıda endüstrisinin gelişmesiyle birlikte bu tür gıdaların tüketimide arttı. Bisküvi, şeker, çukulata, kola gibi her an elimizin altında olan bu gıda maddeleri dişlerin üzerine yapışıp kalan ve asit oluşturan maddeler oldukları için günümüzde diş çürüğü artışının başlıca sorumluluları olarak kabul ediliyorlar.
Diş dostu olarak kabul edebileceğimiz gıda maddeleri hangileridir?
Diş dostu olarak kabul edilen kabul edilen gıda maddelerinin başında proteinler gelir. Vücudumuzun temel yapı taşını oluşturan bu maddeler hem dişlerin gelişimi sırasında, hem de dişler sürdükten sonra diş sağlığı açısından da mutlaka tüketilmesi gereken gıda maddeleridir.
Yüksek protein içeriğinin yanı sıra diş sağlığındaki önemi açısından peynir özellikle şekerli gıda tüketimi sonrası şiddetle tavsiye edilen bir besindir.
Yer fıstığı da içeriğindeki fosfat nedeniyle çerez türü yiyecekler arasında diş dostu olarak nitelendirilen bir besindir.
Rafine edilmemiş hububat (beyaz undan yapılmış ekmek yerine kepekli esmer ekmek) diş sağlığı açısından tercih edilmelidir.
Bebeğimin dişleri sürer sürmez çürüdü. Nedeni ne olabilir?
Bebeklerde bazen dişlerin üzerinde sürer sürmez kahverengi lekeler oluştuğu ya da bu dişlerin kırılıp döküldüğü gözlenir. Aslında bu lekeler diş çürükleridir ve dişler de çürük nedeniyle kırılır. Bu kadar erken bir dönemde çürük oluşmasının nedeni de biberon çürüğü adı verilen çürüklerdir. Bebek beslenmesinde en önemli besin olan anne sütü ya da inek sütü doğal olarak şeker içerir. Gece yatmadan önce yada uyku sırasında bebek anne sütü ya da biberon emerse süt ağızda birikerek mikropların dişleri çürütmesi için elverişli bir ortam oluşturur. Bu nedenle özellikle gece beslenmesi sonrası dişlerin temizliğine özen gösterilmelidir.
Biberon çürüğünden korunmak için ne yapmak gerekir?
Bebeklerde meydana gelen çürüklerin tedavisi çok güç olduğundan, koruyucu önlemlerin erken dönemde alınması gerekir.
Bunlar nelerdir?
Bebeğinizin gece ağzında biberonla uyuma alışkanlığını önleyin. Beslendikten sonra uyutmaya çalışın.
Biberondaki süte şeker, bal pekmez gibi tatlandırıcılar ilave etmeyin.
Bebek beslendikten sonra mutlaka su içirin.
İlk dişlerin sürmeye başlamasıyla gece ve sabah beslenmeleri sonrası temiz, ıslak bir tülbent ile dişlerini silerek temizleyin.
Biberon çürüğünün önemi nedir? Biberon çürüğü görülen dişler tedavi edilmezse ağrı yapar ve iltihaplanır. İltihaplı ya da ağrıyan dişler bebeğin huzursuzlanmasına ve beslenme düzeninin bozulmasına neden olur. İltihap alttan gelecek kalıcı dişler de etkileyip şekillerinin bozuk olmasına yol açar. Bu dişler çekilmek zorunda kalırsa çocukta konuşma problemleri ortaya çıkabilir.
Biberon emmediği halde bebeğimin dişleri çürüdü neden olabilir?
Biberonun yanı sıra emziklerin ağlayan bebekleri susturmak amacıyla bal, pekmez, reçel gibi tatlandırıcılara batırılarak verilmesi de biberon çürüklerinin başka bir nedenidir. Bunun yanı sıra, dişler sürdükten sonra oyalanmak amacıyla bebeğin eline verilen karbohidratlı-şekerli gıdalar da diş çürüklerine neden olur. Çocuğu bu tür gıdaların yerine elma, havuç gibi besin değeri yüksek; diş temizliğine yardımcı gıdalara yönlendirmek gerekir.
Bunun için en ideal zaman bebeğin ilk dişleri çıktıktan sonraki altı aydır. Çocuğunuzun dişleri ile ilgili problemler çok erken yaşlarda başlayabilecektir. Bu dönemde bebeğin beslenmesi, diş bakımı ve emme alışkanlığı hakkında bilgi edinerek ortaya çıkacak problemlerin başlaman önlemek mümkün olacaktır.
İLK DİŞ MUAYENESİ
Çocuğunuzda henüz çürük ve ağrı olmadan dişhekimiyle tanışıp rutin `sohbet ve kontrol` ziyaretlerinde bulunulması, toplumdaki dişhekimi korkusunun çocuklara geçmesinin önlenmesi bakımından büyük önem taşır.
Çocuğumu ve kendimi ilk muayene nasıl hazırlayabilirim?
Çocuğunuzu dişhekimine götürmeden önce yapılacak işlem hakkında bilgi edinmek en doğru yöntem olacaktır. Genelde dişlerde çok büyük oyuklar oluşmadan ve şiddetli ağrılar başlamadan dişhekimine başvurmak tedavinin hem çocuk hem de hekim açısından daha kolay olmasını sağlar. Ancak, " Doktor iğne yapmayacak " diye ön yargı ile getirilen çocuğa hekim anestezi yapmak zorunda kalırsa, çocuğun hem size hem de hekime güveni kalmaz. Bu nedenle çocuğu tedavi konusunda doğru bilgilendirmek, korkusunu yenmek ve güvenini kazanmak açısından önemli olacaktır.
Çocuklarda dişhekimine karşı korku neden olur? Alınması gereken önlemler nelerdir?
Çocuğunuza diş tedavisinin hiçbir korkulacak yanı olmadığını anlatırsanız, kolaylıkla dişhekimine götürebilirsiniz. Ancak genelde Anne-Babalar "Uslu olmazsan seni dişçiye götürürüm, O da bir güzel dişini çeker!" sözleriyle dişhekimi kavramını bir korku unsuruna dönüştürür.
Bu nedenle:
1) Çocuğun dişhekimine götürülmesi bir ceza anlamı taşımamalıdır. Tam aksine çocuğa dişhekimine severek gideceği bir ortam yaratılmalıdır.
2) Dikkat edilmesi gereken başka bir konu da, dişhekimine gitme ile çocuğun maruz kalacağı ağrı olayı arasında bir çağrışım uyandırmamaktır. Ancak, çocuğa " Dişin hiç ağrımayacak" diyerek onu yanıltmak; ilerideki tedavileri güçleştirir.
3) Dişhekimi ile çocuğun iyi bir diyalog kurması, çocuğun korkusunu yenmesine yardımcı bir faktördür. Bunun için dişhekiminin sorduğu sorulara çocuğun kendisinin yanıt vermesine izin verin.
İlk dişler ağızda görünür görünmez, temizlenmeye başlanmalıdır. Temiz bir tülbent ya da gazlı bez kullanılarak; sabah kahvaltı sonrası ve gece yatmadan önce dişlerin silinerek temizlenmesi gerekir. Diş fırçası kullanımına bebeğin arka dişlerinin çıkmasından sonra başlanabilir.
Fırçalama için en iyi teknik hangisidir?
Okul öncesi çocuklarda diş fırçalama için bir teknik önermek ve uygulatmak çok zordur. Bu yaşlarda önemli olan, çocuğa diş fırçalama alışkanlığını kazandırmaktır. Çocuklar diş fırçalarken çoğu zaman dişlerin görünen ya da kolay ulaşılan yüzlerini fırçalar. Oysa ki mikroplar, dişlerin ara yüzleri ya da çiğneyici yüzeylerinde daha kolay birikir. Bu nedenle fırçalamadan sonra AnneBabanın kontrolü şarttır.
Okul çağındaki çocuklarda fırçanın diş-dişeti birleşim yerine 45° eğimle yerleştirilip dişlerin görünen yüzeylerini döndürme hareketiyle, daha sonra da dişlerin çiğneyici yüzeylerinin ilerigeri hareketlerle fırçalanması önerilmektedir.
Çocuğum için hangi diş fırçasını seçmeliyim?
Çocuğun ağız büyüklüğüne uygun, yumuşak ve naylon kıllardan üretilmiş diş fırçaları kullanılmalıdır. Sert fırçalar dişleri aşındıracağı için kullanımı uygun değildir. Eskimiş bir süpürgeyle süpürme işlemi nasıl yapılamazsa, eski bir fırçayla da dişler fırçalanamaz. Fırça kılları aşınır aşınmaz (ortalama 6 ay) mutlaka değiştirilmelidir.
Çocuklarda hangi diş macunu, ne kadar kullanılmalıdır?
Bebeklik döneminde ve üç yaşına kadar çocuklarda diş macunu kullanımı önerilmez. Diş macunu kullanımına üç yaşından sonra başlanmalıdır. Ancak reklamlarda olduğu gibi, yarım parmak değil, fırça üzerine sıkılan mercimek kadar macun fırçalama için yeterli olacaktır. Macun kullanımına başlandığı dönemde piyasada bulunan florürlü diş macunlarından herhangi biri tercih edilebilir. Fırçalama işleminde macundan çok etkili bir fırçalama işleminin önemli olduğunu unutmamak gerekir.
Çocuğuma dişlerini günde kaç kez fırçalatmalıyım?
Sabah kahvaltı öncesi ve gece yatmadan önce, sadece üçer dakikalık etkili bir fırçalama işlemi yeterlidir. Pek çok iyi alışkanlık gibi, diş fırçalama alışkanlığı da çocukluk döneminde kazanılacaktır.
Diş çürüğü nedir?
Diş çürükleri daha çok koyu renklenmelerle birlikte görülen oyuklar olarak algılanmaktadır. Önlenebilir bir hastalık olmasına karşın dünyada diş çürüğü deneyimi yaşamayan çok az insan vardır.
Dişler neden çürür? Ağızda bulunan bakterilerden oluşan bakteri plağı, şekerli ve unlu yiyeceklerin ağızda kalan artıklarından asit oluşturabilmektedir. Bu asitler, dişlerin mineral dokusunu çözerek dişin minesinin bozulmasına ve sonuçta da diş çürüğünün başlamasına ve dişhekimlerinin kavite dedikleri oyuklara neden olmaktadırlar.
Kimlerde daha çok çürük olur?
Şekerli ve unlu yiyeceklerle bakterilerin buluşması sonucunda çürükler oluştuğuna göre herkes için bir tehlike var demektir. Ancak beslenmelerinde karbonhidratlı ve şekerli yiyeceklerin oranı çok yüksek olanlar bir de sularında florür oranı çok düşükse çok daha fazla çürük tehlikesi altındadırlar. Bakteri plağı tarafından oluşturulan asite karşı tükürük doğal bir savunma mekanizması oluştursa da tek başına çürüğü önleyemez.Tükürük akışını ve miktarını azaltan hastalıklar ya da ilaçlar da çürük oluşumunu hızlandırmaktadırlar. Bu nedenle de dişhekimleri tükürük akışını arttırdığı için şekersiz sakızları sıklıkla önerirler.
Diş çürüğü önlenebilir mi?
Evet.
1. Sabah kahvaltısından sonra ve akşam yatmadan önce dişlerin fırçalanması ve hergün diş ipliğinin düzenli kullanılması en etkili yoldur. Yiyecek artıkları en çok dişlerin çiğneme yüzeylerindeki girintilerde ve dişlerin birbirine değdiği ara yüzeylerde biriktiği için, diş fırçaları küçük başlı seçilmelidir. Dişlerin iç yüzeyleri, dış yüzeyleri, çiğneyici yüzeyleri ve dilin üstü fırçalanmalı ve ara yüzlerde diş ipliği kullanılmalıdır. Fırçalar, orta derecede sert ya da yumuşak kıllı olmalı ve belirli aralıklarda değiştirilmelidirler. Fırça kıllarının aşınmamış olması ve bakteri taşımayacak bir şekilde muhafaza edilmesi gerekmektedir. Asla başkasının diş fırçası kullanılmamalıdır. Diş fırçalama sırasında florürlü bir diş macunu kullanılarak, florürün diş çürüğünü önlemedeki rolünden yararlanılmalıdır. Florürlü macunlara yardımcı olarak aynı zamanda ağız kokusunu gidererek ferahlık ve temizlik hissi veren florürlü gargaralar da kullanılabilir.
2. Şekerli yiyecekleri ana öğünlerde tüketmeye çalışmak ve yemek aralarında birşey yememeye gayret etmek de diğer bir önlemdir.
3. Dişhekimine muntazam aralıklarla başvurmak bir çürüğü önlemek ya da erken yakalamada en iyi yoldur. Ayrıca sıcak ve soğuğa duyarlı dişler ya da ağrılı dişlerde veya tebeşirimsi renkte olan başlangıç çürükleri, kahverengi renklemeler ve oyuklar gibi durumlarda vakit geçirilmeden hekime başvurulması tedavinin şeklini değiştirecek ve zorluğunu azaltacaktır.